Tarih: 10.10.2024 10:36

Sema Silkin Ün, ‘Asıl olan cezanın ağırlığı değil, cezanın caydırıcılığı’

Facebook Twitter Linked-in

Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, artan kadın cinayetleriyle ilgili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’de konuşma yaptı. Adalet Bakanlığının tarafından kadına yönelik şiddet, cinayet, yaralama suçlarında nüfus artışına oranla bir artış olmadığı hatta azalma olduğu yönünde açıklamaları olsa da, ülkenin uzun zamandan bu yana suçlarla, insanlığın karanlık yüzüyle karşı karşıya kaldığına dikkat çekti. Türkiye’nin siyasi kutuplaşma içinde kaybedilmeyecek kadar önemli meseleleri olduğuna dikkat çeken Sema Silkin Ün, ‘Ekonomi bozuk, sosyal medya ilişkileri sağlıksız, dinler etkisiz, aileler işlevsiz. Dünya da Türkiye de bu trendlerin etkisinde yaşıyor. Yine, bazı korkularımız vardı mesela. Allah korkusundan uzaklaştık, mahalle toplum korkusundan kentleşmeyle uzaklaştık, devlet korkusundan da hukuk düzenindeki bozulma ve aflarla uzaklaştık. Artık Allah'tan da toplumdan da devletten de eskisi kadar korkmuyoruz. Bu meseleler çerçevesinde kapsamlı bir yol haritası çıkarılmazsa hep yalpalayacağız. 21'inci yüzyılda, kentlerin göbeğinde kadınlar öldürülmeye, tacize uğramaya devam edecek’ dedi

Gelen giden yok

Konuşmasında kadın intiharlarının sık yaşandığı bir dönemde milletvekillerinin mutabakatıyla hayata geçirilen İstanbul Sözleşmesinin, gerekçesiz ortadan kaldırıldığına da değinen Milletvekili Ün, ‘İstanbul Sözleşmesi bir çerçeve metniydi, bugün bile bu Mecliste olan milletvekillerinin mutabakatıyla hayata geçirildi. Bir çerçeve metnin melekleştirilmesi de şeytanlaştırılması da bu devasa meselenin çözümüne yetmiyor elbette. Bir gün geldi, sözleşme gerekçeleri açıklanmadan kaldırıldı. O zaman bu çekilmeden rahatsız olduklarını tahmin ettiğimiz arkadaşlar "Endişe etmeyin, çalışmaları başlattık, biz Ankara sözleşmemizi hazırlıyoruz." dediler. Aradan üç buçuk yıl geçti İstanbul'da gitti, Ankara'da gelmedi.’ Dedi

İktidarın vebali büyük

İktidarın sürekli yapılan infaz düzenlemeleri nedeniyle daha büyük bir vebal altında olduğuna dikkat çeken Sema Silkin Ün, ‘Sekiz yılda çıkarılan üç örtülü afta 100 binden fazla mahkûm serbest bırakıldı. O tarihten sonra basına yansıyan, organize ya da bireysel olarak işlenen suçların faillerinin çoğunun şeceresinin, suç makinelerinin sicillerinin, kadına yönelik ve çocuğa yönelik şiddet suçlarıyla dolu olduğunu gördük. 19 yaşında 26 suç kaydı olan bir suçlunun açıklaması cezasızlık olgusudur, cezasızlık algısı değil. Hafif bile olsa bir cezanın kesinliği, cezasız kalma umuduyla birleşen daha korkunç bir başka cezanın korkusundan her zaman daha güçlü bir etki yaratır. Asıl olan cezanın ağırlığı değil, cezanın caydırıcılığıdır. İktidar bugün bile hâlâ bu yanılgıya düşüyor, bu yanılgıdan çıkmazsa havanda su dövmekten öte bir şey yapmış olmayacak’ dedi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —